31 Temmuz 2024 Çarşamba

Dünya’nın Sessizliğinde Gazze

İsrail’in Gazze’deki Soykırımı: Dünyanın Sessizliği

“Hani müslümanlık nerede? Bizden geçmiş insanlık bile” Mehmet Akif ERSOY

Bir gece daha Gazze’de karanlığa gömüldü. Bir gün daha umut, acının gölgesinde soldu. Yıllardır süregelen bu kanlı oyun, mazlumların üzerine yağmur gibi yağan bombalar, enkaza dönüşen evler ve umutlar, gözlerimizin önünde cereyan eden bu insanlık trajedisi artık dayanılmaz bir noktaya geldi.

Gazze, dünyanın vicdanını sorgulatan bir yara haline gelmiştir. 2007’den bu yana süregelen abluka ve aralıksız süren çatışmalar, bu küçücük toprak parçasını büyük bir hapishaneye çevirdi. İnsanlar, açlık, susuzluk ve temel ihtiyaçların karşılanamaması gibi hayatta kalmanın en temel gereksinimlerinden mahrum bırakıldı. Üstelik, 2024’ün ilk yarısında, binlerce masum insanın hayatına mal olan yeni bir saldırı dalgasıyla karşı karşıya kaldık.

Bu saldırılar sırasında, Birleşmiş Milletler raporlarına göre, 39.500’den fazla Filistinli hayatını kaybetti. Bu rakamların ardında bebekler, çocuklar, kadınlar ve yaşlılar yatıyor. Onlar sadece birer sayı değil; her biri bir hayat, bir hikaye, bir umut. Bu masum canlar, sadece savaşın değil, dünyanın sessizliğinin de kurbanı oldular.

Dünya neden sessiz? Neden hiçbir ülke bu vahşeti durdurmak için gerçek anlamda adım atmıyor? İnsanlığımızı, vicdanımızı nereye sakladık? Milyonlarca insanın sosyal medya üzerinden feryat etmesine rağmen, neden devletler ve uluslararası kuruluşlar gereken tepkiyi veremiyor?Her birimizin bu sorularla yüzleşmesi gerekiyor. Bugün Gazze’de yaşananlar, yarın dünyanın başka bir köşesinde tekrarlanabilir. Eğer biz, insanlık olarak bu vahşete göz yumarsak, bir gün biz de aynı sessizliğin kurbanı olabiliriz.


Bu yazıyı yazarken, içimde büyüyen öfke ve çaresizlikle, sadece bir insan olarak değil, vicdan sahibi bir birey olarak da sorumluluk hissediyorum. Gazze’de ölen her çocuk, her yaşlı, her masum insan için kalbim kan ağlıyor. Bu soykırım durmalı, dünya ayağa kalkmalı ve insanlık onurunu yeniden hatırlamalı.

Bu yüzden sesimizi yükseltmeliyiz. Her birimiz, bu trajedinin son bulması için elimizden geleni yapmalıyız. Belki de tek bir ses, bir başka sesi harekete geçirir ve bu zincirleme reaksiyon, dünyayı değiştirebilir.

Gazze’deki bu soykırımı durdurmak için birleşelim. İnsanlığımızı, vicdanımızı ve umudumuzu yeniden hatırlayalım. Bu acının, bu vahşetin bir parçası olmayalım. Adaletin, barışın ve insanlığın yanında duralım.


Artık susmak, suç ortaklığına eşdeğerdir. Sesimizi yükseltelim, insanlığı uyandıralım ve Gazze’ye adaleti getirelim….

Share:

0 Yorum:

Yorum Gönder

Teşekkürler