16 Temmuz 2024 Salı

Countdown 3,2,1

Hayallerin Işığında

“İstikbal göklerdedir”

 Küçük bir kasabanın kenar mahallesinde, çocukluğunun geçtiği o eski ve mütevazı evin penceresinden dışarıya bakarken, Ahmet’in içi heyecanla dolardı. Ufuk çizgisinde kaybolan güneş, ona hep uzaklardaki bilinmezliklerin ve maceraların bir işareti gibi gelirdi. O küçük kasaba, Ahmet için hayallerinin başlangıç noktasıydı. Ama o, her zaman daha büyük hayallerin peşindeydi.

Ahmet, çocukluğundan beri gökyüzüne hayrandı. Her gece yatmadan önce penceresinden gökyüzüne bakar, yıldızlarla dolu sonsuz boşlukta kaybolurdu. Astronot olmak istiyordu, ama kasabasında bırakın astronotu, bir bilim insanıyla bile karşılaşmamıştı. Herkes ona hayallerinin çok büyük olduğunu söylüyordu. Ama Ahmet için, büyük hayaller kurmak hayatta kalmanın bir yoluydu.Liseyi bitirdikten sonra, Ahmet büyük şehre gitmeye karar verdi. Ailesi, onun bu kararına başta karşı çıktı. Kasabanın dışındaki dünya, onlar için bir bilinmezlikti ve bilinmezlik, her zaman tehlikeli olarak kabul edilirdi. Ancak Ahmet kararlıydı. Annesinin gözyaşlarına rağmen, babasının ağır bakışlarına aldırış etmeyerek, hayallerinin peşinden gitmek için yola çıktı.

Büyük şehre geldiğinde, her şeyin farklı olduğunu fark etti. Kasabanın sessizliği, büyük şehrin gürültüsünde boğulmuştu. Ama Ahmet, bu gürültüde bile hayallerinin sesini duyabiliyordu. Üniversiteye kaydoldu ve gökbilim üzerine eğitim almaya başladı. Dersler zordu, hocalar zordu, ama Ahmet’in inancı her zaman daha güçlüydü. Gece geç saatlere kadar çalışır, yıldızların sırrını çözmeye çalışırken, gözleri ağırlaşsa bile, kalbi hep hafifti.

Yıllar geçti, Ahmet’in çabaları meyvesini vermeye başladı. Üniversiteden başarıyla mezun oldu ve bir uzay araştırma merkezinde çalışmaya başladı. O gün, kasabasından ayrılırken hayal ettiği her şey, birer birer gerçekleşmeye başladı. Ama bu, Ahmet’in hikayesinin sadece başlangıcıydı.

Bir gün, NASA’dan bir teklif aldı. Uzaya yapılacak bir keşif görevine katılması isteniyordu. Bu, Ahmet’in hayallerinin ötesinde bir fırsattı. Teklifi kabul ettiğinde, gözleri doldu. O küçük kasabadan çıkıp, yıldızlara ulaşmanın hikayesi, şimdi daha büyük bir maceraya dönüşüyordu.

Uzay yolculuğunun hazırlıkları aylar sürdü. Ahmet, her gün disiplinli bir şekilde çalıştı, eğitim aldı, ve sonunda, hayal ettiği o büyük gün geldi. Roket, gökyüzüne doğru yükselirken, Ahmet gözlerini kapattı ve kasabasını, ailesini, penceresinden bakarak yıldızları hayal ettiği o çocukluğu düşündü. Hayallerine inanmıştı ve şimdi, hayallerini yaşıyordu.Uzayda geçirdiği süre boyunca, Ahmet dünyayı yukarıdan izledi. O, yıldızların arasında bir yerde, çocukluğunda kurduğu hayalin tam da içinde yer alıyordu. Görevini başarıyla tamamlayıp dünyaya döndüğünde, herkes ona kahraman gibi davrandı. Ama Ahmet, sadece hayallerinin peşinden gitmiş bir çocuktu.

Ahmet’in hikayesi, hayallerinin peşinden gitmenin ne kadar güçlü olabileceğini gösteren bir örnek oldu. Kasabasına geri döndüğünde, herkes ona hayranlıkla bakıyordu. Ama o, sadece yıldızlara bakan bir çocuk olarak kalmayı seçti. Çünkü biliyordu ki, hayallerine inanmak, onları gerçekleştirmek için ilk ve en önemli adımdı. 

Ve böylece Ahmet, küçük bir kasabadan çıkıp yıldızlara ulaşmanın hikayesini, herkese ilham verecek şekilde yaşamış oldu. Herkes, hayallerinin peşinden gitmenin ne kadar önemli olduğunu, Ahmet’in gözlerinde görebiliyordu. Çünkü hayaller, onlara inanıldığında gerçeğe dönüşürdü.

Bu hilaye ilk astronotumuz Alper Gezeravcıya ithaf edilmiştir. 

Share:

0 Yorum:

Yorum Gönder

Teşekkürler